Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Müslüman kimlik iki defa tarihsizleştirildi. Günümüzde sıkça referans verilen "Kur'an' a dönüş" çağrısı da müslüman kimliği dondurulmuş bir müze abidesi haline getirmekten başka bir çaba değildir.Kur'an'i inşa kavramını kullanan İslamcı yazarlar müslüman toplumu bir kabile yaşamına indirgeyerek öznesiz kılmaktalar.
Rasim Özdenören, hidayet romanının geçici işlevselliğini şöyle açıklar: "Roman, mesela bilimin, felsefenin psikolojinin ya da sosyolojinin hedefini kendine hedefittihaz ederek bir yere ulaşmaya çalışırsa, o zaman başarısız olur. Nitekim popüler roman diye anılan romanlar öyle. Arkadaş diyor ki; 'ben bu romanla başını örtmeyen insanların başlarını önmesini sağlamayı amaçladım: Hidayet romanlarının, hidayete kavuşmak isteyenler indinde bir değeri var; fakat bu edebi bir amaç değil. Sonrası diye bir şey yok. O romanları bir daha okuyamazsın. Bir kere okumakla biter."40
Reklam
Kadınların ve erkeklerin kapalı bir kültürde iç içe olmamaları, ancak evlendiklerinde bir araya gelmeleri, haremlik-selamlık gibi ayrımlar Müslüman erkeklerin bilinç dışında saklı bir kadın kimliği taşımalarına sebep olmaktadır. Bu kadın kimliği hem zenginlik, hem süslülük ve güzellikle örtüşerek hayali bir kadın kahraman olup romanlara girmektedir. Yazarın ya da erkeğin özlemi olan o ojeli kadın zamanla hidayet yolunu bulunca erkeğin himayesine girer ve yazar da böylelikle bir tatmine varmiş olur. Bakireliğini kaybetmiş kızların sefaletinden erkek değiştiren kızlara kadar bu kitaplara renk veren Figenler, Ebrular, Tijenler hep bir aksesuar olarak romanın "süs bebekleri" olarak kalacaklar. Bu kadar "bebek yüzlü kız" takıntısı dönemin Müslüman erkek algısında saklanan kız imajını da gösterir. Aslında bu imaj geleneksel olarak hep vardı dediğim gibi. Bir tebliğ aracı olarak "huriler" günyüzüne çıkar.
Kadın yüzünün imaj olarak kullanılması İslamcı yazarların ne kadar satış maksatlı, tiraj amaçlı yazdıklarını gösterecektir. Ayrıca kitap içinde durmadan ayet ve hadislerle mütevazılığı, İslam' ı anlatan bu yazarlar kapağa son derece ilgi çekici kız resimlerini almalarını neye bağlarlar? Kadının bedeni üzerinden tüketilen, üretilen ve bunu rnetalaştıranlara karşı zaman zaman bu romanlarda sert tepkilere rastlanır. Ancak kadının yüzünün kullanılması ya da en çok da gözlerinin sunulması acaba ne kadar doğrudur?
Hidayet romanlarında aşk kurgusunu ilk işleyen İslamcı yazar Şule Yüksel Şenler' dir. Sabır ve aşk temasında gelişen Huzur Sokağı' nın kadın kahramanı Feyza' nın Bilal' e vurulmasıyla aşk gerilimi başlar. Bilal'in etkisiyle örtünen Feyza ile Bilal evlenemezler. Kadının erkek eliyle hidayet bulması, Huzur Sokağı' ndan bir yıl sonra yayımlanan Kıbrıslı romanında da görülecektir.
Minyeli Abdullah, Huzur Sokağı ve Kıbrıslı romanları binlerce Müslüman okurun dimağında yer almaktadır. Yerli yazarların az sayıda olması hızlı bir tüketimi sağlamıştır. Ayrıca dönemin İslam algısının çok keskin olması, farklı yazarların okunmasına da izin vermemiştir. Müslüman okurun yabancı yazarları tanıması ancak o yazarların onaylanmasından sonradır.
Reklam
Onun için buraya geldim ama faydasız incinmek iki taraflıdır Kırılsa da kalbin. Ahmet Sait Akçay
Sayfa 15 - Hece
Umoya
...ağlayamadı bile korkudan, ağlayıp sızlamayı unutalı yıllar olmuştu, belki başını ana kucağından sokak taşlarına yaslayalı beri...
Sayfa 39 - Hece YayınlarıKitabı okudu
Kendinin ne olduğunu bilen insan, Bazı kendini bilmezlerin, Onun hakkında söylediklerinden etkilenmez.